ABD vatandaşı olduktan sonra Alpaslan Demir olan ismini değiştiren, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) saklı haberleşme programı ByLock’un lisans sahibi David Keynes’in, yargılandığı davada “silahlı terör örgütü üyeliği” cürmünden 15 yıla kadar mahpusu istendi.
Cumhuriyet savcısının, temel hakkındaki görüşünü celse ortasında dava evrakına sunduğu, sanığın avukatının da bu görüşe karşı hazırladığı beyan dilekçesini mahkemeye gönderdiği bildirildi.
Dosyanın aslına dair görüşünü tekrar ettiğini belirten cumhuriyet savcısı, sanığın “silahlı terör örgütü üyeliği” kabahatinden 7,5 yıldan 15 yıla kadar mahpusunu ve hakkında aktif pişmanlık kararlarının uygulanmasını istedi.
Duruşmada savunma yapan sanık David Keynes, “Hasbelkader 40 yıldır Türkiye’yi mahveden FETÖ’ye üyeydim. Bundan ötürü pişmanım. Bu pişmanlığımı da Türkiye’ye gelip teslim olarak gösterdiğimi düşünüyorum. Kaideler oluştuğu vakit hakkımdaki kararın açıklanmasının geri bırakılmasını talep ediyorum” diye konuştu.
Keynes’in avukatı Bayramoğlu, faal pişmanlık kararlarının örgütlerin çökertilmesi için olduğunu belirtti. Bayramoğlu, savcılığın mütalaada talep ettiği indirimin verilmemesi durumunda kimsenin aktif pişmanlık kararlarından yararlanmak istemeyeceğini söyledi.
Müvekkilinin birinci günden itibaren bütün uğraşıyla devlete ulaşmaya ve yardım etmeye çalıştığını anlatan Bayramoğlu, “Bu davanın popülerliği dikkate alınarak haber yapıldığında ve müvekkile ceza verildiğinde, faal pişmanlık göstermek isteyen şahıslar üzerinde caydırıcılığa neden olabilir. Müvekkilin örgütle 25 yıldan beri zıt ve gayret içinde olduğunu görüyoruz. Örgüt, Keynes isminin lisans sahibi olduğu bir sistemi kendi mensupları için kullanırken de Alpaslan Demir’den haberdar değildi. Müvekkilin bu anlattıklarından sonra faal pişmanlıktan en üst seviyede faydalanıp ceza verilmemesini istiyoruz” halinde konuştu.
Son savunması sorulan sanık Keynes, beraatini yahut en düşük cezayla cezalandırılmasını istedi.
Kısa bir ortanın akabinde mahkeme lideri, bir üye hakimin son kararnameyle tayininin çıktığını belirterek, heyet değişikliği nedeniyle belgeyi incelemeye alacaklarını bildirdi.
Sanığın yurt dışına çıkış yasağının devamına karar veren heyet, duruşmayı 7 Eylül’e erteledi.
İddianameden
ABD’den geldiği Türkiye’de 9 Haziran’da tutuklanan Keynes hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanığın yurt dışında bulunduğu sırada, kendi isteğiyle Türkiye’ye gelmek ve aktif pişmanlık kararlarından faydalanmak için dilekçe sunduğu belirtildi.
İddianamede, Keynes ile ilgili “örgütün konutlarına gidip konakladığı, şakirtlik programına alınarak örgütün şakirdi haline geldiği, örgüt içerisinde misyonlar üstlendiği, kütüphane sorumlusu ve belletmen misyonlarında bulunduğu, örgütün en kıymetli yapılanma alanı olan TSK mahrem yapılanmasında ‘öğretmen’ (grup abisi) pozisyonuna kadar yükseldiği” kaydedildi.
Örgüt elebaşı Gülen ile şahsen görüştürüldü
Keynes’in yaşadığı aksiliklerden örgütü sorumlu tutması ve örgütle ilgili mahrem bilgileri köşe müellifine vermesi üzerine şahsen örgüt elebaşı Fetullah Gülen ile görüştürüldüğü belirtilen iddianamede, bu kişinin sahip olduğu mahrem bilgilerden ötürü uygun imkanlar sağlanarak Amerika’ya gönderildiği aktarıldı.
David Keynes’in, örgüt elebaşının talimatıyla örgüt içi kapalı yazışmalarda kullanılacak kriptolu yazışma programı ByLock alan isminin kiralanmasıyla ilgili Google ve Apple marketlerine yüklenmesinde kimlik ve kredi kartı bilgilerini kullandırtarak yardımda bulunduğu kaydedilen iddianamede, sanığın FETÖ kapsamında “silahlı terör örgütü üyesi olmak” hatasından 7,5 yıldan 15 yıla kadar mahpusla cezalandırılması istendi.
