Suriyelilere azap, tecavüz, katliam üzere insanlık dışı muamelelerde bulunulduğu Sednaya Hapishanesi’nde 30 bin mahkûmun azaba maruz kalarak öldüğü yahut infaz edildiği iddia ediliyor. Sednaya Hapishanesi Tutukluları ve Kayıpları Derneği (ADMSP) yayımladığı rapor, dünyadaki en makûs kaidelerden birine sahip olan Sednaya Hapishanesi’ndeki insanlık hatalarından sorumlu olan kişi ve kurumlar ağını ortaya çıkardı. ADMSP raporuna nazaran, hapishane için kelamda yasal bir taban oluşturularak Suriyeliler burada alıkonuldu ve haklarında infaz kararı verildi. Raporda geçen sözlere nazaran İbrahim Süleyman, Talat Mahfud, Mahmud Matuk üzere isimler, hapishanenin önde gelen yöneticilerindendi. Bu şahıslar tutuklulara karşı işlenen cürümleri denetlemekten sorumluydu. Hapishane, başşehir Şam’ın yaklaşık 30 kilometre kuzeyindeki dağlık bir bölgede yer alıyor.
TANIKLARLA KONUŞULDU
Hapishane içerisinde işlenen azılı cürümlerin yasal bir süreç içerisinde nasıl yasallaştırıldığını gün yüzüne çıkaran ADMSP, derin bir araştırma ve firar eden hapishane işçi ile mahkum şahitlerden elde ettiği tabirler sonucunda, Sednaya Hapishanesi’nde 2011 ila 2018 yılları ortasında 30 bin kadar mahkumun azaptan ömrünü yitirdiği yahut infaz edildiği bilgisine ulaştı. ADMSP’nin elde ettiği bilgilere nazaran, hapishanedeki mahkumlar, Esed rejimine bağlı askeri mahkemelerde birkaç dakika süren duruşmalarda yargılandı. Askeri mahkemelerin birkaç dakika süren yargılamaları kapsamında mahkumların infaz edilmesine hükmedildi. Öte yandan raporda, hapishanede bir müddet tutuklu olan lakin hayatta kalmayı başarabilen bireylerin tanıklıklarına başvuruldu. Bu çerçevede şahitler, 2018 ile 2021 yılları ortasında askeri mahkemelerin yasal yargılamaları sonucunda 500 kadar kişinin infaz edildiğini söyledi. Milletlerarası Af Örgütü, Suriyeli sivillerin azap görerek öldürülmesinde ve infaz edilmesinde kullanılması sebebiyle Sednaya hapishanesini “insan mezbahası” olarak tanımlıyor.
