2023 seçimleri öncesinde attığı adımlarla muhafazakar oylara göz kırpan CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’ndan sürpriz bir “başörtüsü” çıkışı geldi. Kılıçdaroğlu partisinin dün gerçekleştirilen küme toplantısında tüm partilere ‘Başörtüsü konusunda birlikte adım atalım’ daveti yaptı.
TBMM’DE AÇIKLADI
“Bu millet ne çektiyse ayrışmadan, kutuplaşmadan, kamplaşmadan çekti. Uzun müddettir ülkenin yaralarını kapatmaktan kelam ediyorum zira ülkemizin çok fazla açık yarası var, kabul edelim” tabirlerini kullanan Kılıçdaroğlu şunları kaydetti: “Başörtüsü hakkını yasal teminat altına almak için Meclis’e kanun teklifi sunacağız. Bugün (dün) kanun teklifimizi Gazi Meclis’imize veriyoruz. Göreceğiz kim samimi, kim samimi değil. Artık kanunu çıkaralım ve bu çağ dışı tartışma bitsin. Yüreği yeten de peşimden gelsin.”
MADDEYE BAŞÖRTÜSÜ EKLENECEK
Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarının akabinde milletvekilleri Engin Özkoç, Engin Altay ve Özgür Özel imzasıyla TBMM’ye teklifi verildi. “Kadınların Yürüttükleri Mesleğin İcrası Kapsamındaki Kılık ve Kıyafeti Giymek Dışında Rastgele Bir Zorlamaya Tabi Tutulamaması Hakkında Kanun Teklifi” ismi verilen metinde şu 3 unsura yer verildi:
– Kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilen ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile üst kuruluşlarına bağlı olarak bir mesleği icra eden bayanlar, yürüttükleri mesleğin icrası kapsamında giyilmesi gerekli cübbe, önlük, üniforma vb. dışında kıyafet giymek ya da giymemek üzere temel hak ve özgürlükleri ihlal edecek biçimde rastgele bir zorlamaya tabi tutulamaz.
– Bu Kanun kararlarını Cumhurbaşkanı yürütür.
– Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
YASA ALDATMACA OLUR
Kılıçdaroğlu’nun davetini kıymetlendiren hukukçular ve başörtüsü yasağının mağdurları bu tartışmanın sonsuza kadar kapanması için anayasal garanti altına alınması gerektiğini vurguladı. 28 Şubat’ta verilen hak uğraşının öncü isimlerinden birisi olan Avukat Hüsnü Tuna, yasal güvencinin kâfi olmadığını söyledi. Tuna, “Bundan sonra bir iktidar geldiğinde yeni bir kanunla çoğunluğu sağlayarak kanunu değiştirebilir. Hasebiyle bu durumun kanunla olacak bir tarafı yok. Kılık kıyafet, dini inanç sebebiyle sorun yaşayan insanların korunmasına ait anayasaya bir karar getirilmesi lazım. Bunun dışındaki tüm tahliller aldatmaca olur” dedi.
HELALLEŞME BU TÜRLÜ OLUR
Tuna, “Bir müddettir helalleşme üzerine geliştirilen telaffuzlar var. Madem o denli anayasal garanti getirsinler de topluma taahhüt edilsin. Tüm siyasi partiler de bu bahisteki tavırlarını ortaya koyarak toplum önünde sözleşmiş olsun” diye konuştu.
Samimi değil
Zerre kadar güvenmiyorum
Hukukçu Cavit Tatlı “Zaten özgür olması gereken bir şeyi siz kanunla garanti altına alamazsınız. Bir özgürlük varsa bunu sınırlamak için kanun getirirsiniz. Bu hukuka ters yanlış bir yaklaşım” dedi. Tatlı şu sözleri kullandı: “Bu durum tam da sorun çıkaranların atmaya çalıştığı bir gol. İleride bir gün yeni bir Fadime Şahin çıkaracaklar ve başörtülüler böyleymiş yasaklıyoruz diyecekler. Kanun değişecek iş bitecek. Ben muhataplarımı tanıyorsam ki zerre kadar güvenmiyorum, samimiyetlerine inanmıyorum. Bu çok tehlikeli bir girişim” dedi. Başörtüsü mağduriyetleri 1995’te Adana Boluca Devlet Hastanesi’nde vazifesine başlayamayan beşerlerle birlikte gün yüzüne çıktığını hatırlatan Tatlı, “Dolayısıyla o devirden bu yana okuyamayan, çalışamayan mesleğinden atılan tüm insanların haklarının iade edilmesi gerekiyor. Madem yeterli niyetli bir yaklaşımda bulunuyoruz, o vakit bu adımı daima birlikte atalım” sözlerini kullandı.
Sorunu çıkaran kendileri!
