Bakan Soylu, Gölbaşı Vilayetler Evi’nde düzenlenen ‘Türk Devletleri Teşkilatı Ulusal Güvenlik Şurası Genel Sekreterleri Birinci Küme Toplantısı’na katıldı. Soylu, program çıkışında gazetecilerin sorularını cevapladı. Bakan Soylu, Reyhanlı saldırısının şüphelisi Memet Gezer’in Türkiye’ye getirilmesi ile ilgili soru üzerine, “Bizim talebimiz ve takibimiz üzerine gerçekleşen bir süreç. İnterpol Daire Başkanlığımızın ortaya koyduğu sıkı takip ve bu takip sonucunda eldeki kanıtları çok manalı bir halde naklederek gerçekleşen bir gelişmedir. Bu açıdan Emniyet Teşkilatımızı tebrik ediyorum. Sorunun birebir vakitte altını çizerek söylüyorum; bir uyuşturucu kısmı var” dedi.
‘EN BÜYÜK ADIMI BATAK OPERASYONUNDA ATTIK’
Bakan Soylu, demir-çelik piyasasını manipüle ederek düzmece faturalarla haksız yarar elde edenlere yönelik yapılan ‘Demir Yumruk’ operasyonuyla ilgili de, şunları söyledi:
“Özellikle gelişmiş ülkelerin mali kabahatler konusunda bu kadar ilkesizliğini ortaya koyduğu bir periyotta, hükumetimizin kararlılığı ile birlikte Türkiye’de mali cürümler konusunda kıymetli adımlar atılmaktadır. En değerli sıkıntı hata gelirleridir. Birincisi terörün finansmanına yönelik cürüm gelirleri, ikincisi uyuşturucunun finansmanına yönelik cürüm gelirleri ve kara para aklamaya yönelik hata gelirlerinin takibi; hem isimli açıdan hem de güvenlik güçlerimizin takibi açısından en kıymetli başlığımız olarak nitelendirilmektedir.
Bu mevzudaki en büyük adımı uyuşturucuya yönelik kabahat gelirlerinde; ‘Bataklık Operasyonu’nda attık. Terörün finansmanı ile ilgili FETÖ ve PKK evraklarında da bu adımlar atılmaktadır. Arkadaşlarımızla birlikte bilhassa demir ticaretinde hem naylon fatura, tıpkı vakitte manipülasyonu sağlayan neredeyse bütün kesimi pes ettiren bir yapılanmayla karşı karşıyaydık. Oluşturduğumuz gruplarla gerçekten eş güdüm içerisinde çok güç çözülebilecek olayları, içine girerek Ankara Emniyet Müdürlüğü bünyesinde ortaya koyduğumuz bir masayla, periyot devir bizlerin de katıldığı değerlendirmeler yapılarak gerçekleştirilmiştir” dedi.
‘FETÖ’NÜN ELEBAŞI NEREDEYSE, ONU DÜNYANIN BAŞINA BELA EDEN ÜLKE AYNIDIR’
Soylu, Türkiye’nin karşısında birden fazla terör örgütü olduğunu belirterek, “Burada, terör örgütlerinin beta versiyonu olan FETÖ’ye farklı bir başlık açmak lazım.
Asıl terör hareketi, onun öncesinde gerçekleştirdiği ve sureti haktan görünen ancak aslında Türk-İslam medeniyetinin omurgasını felç etmeyi hedefleyen, yapılanma hareketleridir. Bizler, FETÖ’nün tüm mahrem yapılarını çökerttik, çökertmeye de devam ediyoruz.
Finans kaynaklarını kuruttuk, propaganda alanlarını kapattık, kurumlarımıza yaşattıkları tahribatı süratli bir halde giderdik. Güvenlik ünitelerimizce 332 bin 467 şahıs gözaltına alındı. Bunlardan 101 bin 305’i tutuklandı ve 104 bin 341 şahıs hakkında isimli denetim kararı uygulandı. Cezaevlerinde hala 19 bin 297 şahıs tutuklu/hükümlü bulunmaktadır” tabirlerini kullandı.
’22 TONUN ÜZERİNDE EROİN ELE GEÇİRDİK’
Bir öteki global güvenlik probleminin de uyuşturucu olduğunu vurgulayan Soylu, uyuşturucunun terörün en büyük finansman kaynağı olduğunu işaret ederek, “Belki de dünyanın en büyük, en tehlikeli terör olayıdır. 2015-2019 yılları ortasında global seviyede, kokain yakalaması yüzde 104, eroin yakalaması yüzde 73, esrar yakalaması yüzde 31 artmıştır. Sentetik uyuşturucu ve bilhassa metamfetamin tehdidi artıyor.
Ülkemizde 2015-2021 ortasında yakalanan metamfetamin 22 kat arttı. 2021 yılında yakalanan metamfetamin ölçüsü ise 5 bin 500 kilogramın üzerindedir. Bu yıl da gümrük dataları dahil 6 bin 729 kilo metamfetamin yakalamamız vardır. Geçen yıl 22 tonun üzerinde eroin ele geçirdik.
