Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) bilgilerine nazaran, makine imalat endüstrisinin ihracatı ocak-mayıs devrinde özgür bölgeler dahil edildiğinde 10,1 milyar dolara ulaştı.
Mayıs ayı incelendiğinde en yüksek ihracat Almanya’ya yapılırken, onu İtalya ve Fransa izledi. İthal edilen güç eserleri maliyetindeki süratli artış sebebiyle dış ticaret açığı vermeye başlayan AB’nin Türkiye’den makine ithalatında, global salgının başından bu yana birinci kere düşüş yaşandı.
Makine İhracatçıları Birliği Lideri Kutlu Karavelioğlu, ihracat sayılarına ve kesimdeki gelişmelere ait AA muhabirine yaptığı açıklamada, AB ile ticari bağlarda uzun vadeli bir iş birliği stratejisi geliştirmeye odaklandıklarını ve bölgedeki her adımı dikkatle mercek altına aldıklarını söyledi.
AB Yeşil Mutabakat Aksiyon Planı, Sonda Karbon Düzenlenmesi ve Emisyon Ticaret Sistemi üzere uygulamaların dala nasıl tesir edeceğini daima değerlendirdiklerini anlatan Karavelioğlu, “AB Makine Direktifinin de revize edilerek yakın tarihte yürürlüğe girmesi bekleniyor. Bölgedeki vazifeli danışmanlarımız ile Avrupa makine ve teknoloji federasyonlarında ülkemizi temsil eden meslektaşlarımız yeni bir yönetmelik ve direktifler tsunamisi ile karşı karşıya kalacağımız konusunda bizi uyarıyor.” dedi.
Kutlu Karavelioğlu, ülke endüstrilerinin karbon salımının azaltılmasına yönelik stratejik dönüşüm planlarının tümünde başrolün “makinelerin ve sistemlerin değişimine” verildiğini kaydederek, tüm dallarda tahlilin makine endüstrisinden geçtiğini anlattı.
Makine bölümünün sanayinin dijital dönüşümünde belirleyici rolüyle Türkiye için bilgi üretmeye devam ettiğini aktaran Karavelioğlu, tüm imalat endüstrisinin dönüşümünü merkeze alan ve kamuoyunda da merakla beklenen Makine Bölümü Sürdürülebilirlik Amaç ve Hareket Planını yakında açıklayacaklarını söyledi.
MAİB Lideri Karavelioğlu, birinci çeyrekte makine ve teçhizat yatırımlarının da büyümeyi desteklediğini kaydederek, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Makine ve teçhizat yatırımlarında 2019 yılı dördüncü çeyreğinden başlayan büyüme 10 çeyrektir devam ediyor. Makine ve teçhizat üretimindeki artış da 7 çeyreğe ulaşmış bulunuyor. Son 2 yılda hem imalat yatırımlarımız hem de makine üretimimiz yüzde 50’den fazla arttı. Makine imalatında katma bedelin yüksek, ithalat bağımlılığının düşük olması sayesinde bölümdeki üretici fiyatları endeksi artışımız yüzde 71 ile, yüzde 132’yi bulan genel imalat sanayii ortalama endeksinin oldukça gerisinde seyrediyor.”
“İç pazardan daha fazla hisse almayı hedefliyoruz”
Kutlu Karavelioğlu, yerli makine imalatçılarının, katma kıymet yanında ölçek büyütmek suretiyle de bir maliyet avantajı sağlayabildikleri için makine fiyatlarındaki artışı da sonlu tutabildiğini belirterek, kelamlarını şu biçimde tamamladı:
“Rekabet gücümüzün avantajlarından yararlanmayı ve bundan bu türlü iç pazardan daha fazla hisse alabilmeyi hedefliyoruz. Ne var ki makine ihracatımızın 24 milyar dolara yükseldiği son 12 ayda makine ithalatı 35 milyar doları, bu alandaki dış ticaret açığı ise 11,2 milyar doları buldu. Global gelişmeler enerjiyi büyük bir cari açık kalemi haline getirmişken, makine dış ticaret açığını artıracak değil, kapatacak bir öge olarak değerlendirilmeli. Türkiye, vakit kaybetmeden ve bütün gücüyle yerli imalata ve yerlileşmeye dayanak vermeli.”
