Rusya’nın Ukrayna’yı işgali sonrası Rusya ile hudut komşusu olan İsveç ve Finlandiya, mümkün bir Rus saldırganlığına karşı ülke güvenliklerini sağlama almak gayesiyle NATO’ya başvurmuştu. 1952’den beri NATO üyesi olan Türkiye, PKK ve FETÖ üzere terör örgütlerine mensup bireylere kucak açan ve örgütlere finansman-silah takviyesi sağlayan bu iki ülkenin üyelik müracaatlarını veto etmiş ve üyelik için “terörle bağınızı kesin” koşulu koşmuştu. İsveç’te Başbakan Magdelana Anderson, güvenoyundan hükümete olan takviyesini çekmemesi için PKK’lı vekil Emina Kakabahev’in “PKK’ya dayanağınızı artırın” şartını kabul etmiş ve ülkesini NATO yolunda büyük bir çıkmaza sürüklemişti. Sürecin başında İsveç’le birlikte hareket etme kararı alan Finlandiya’da ise aykırı sesler yükselmeye başladı. Finlandiya Parlamentosu içindeki birtakım milletvekilleri, “yolumuza İsveç olmadan devam edelim” davetinde bulundu.
TEK BAŞIMIZA İLERLEMELİYİZ
Finlandiya’da koalisyondaki Gerçek Finler Partisi üyesi ve Dış Bağlantılar Komitesi lideri Jussi Halla-aho, Finlandiya’nın NATO üyelik sürecinde kendi başına ilerlemesi gerektiğini söyledi. Finlandiya’nın Rusya ile bin 300 kilometrelik hudut paylaştığına vurgu yapan Finlandiya milletvekili, bu durumda İsveç’le durumlarının büsbütün farklı olduğunu vurguladı. Ülkesinin tek başına ilerlemesi gerektiğini kaydeden Halla-aho, “Finlandiya’nın aksiyonları İsveç’inkilerle ilişkilendirilmemeli” dedi.
KOALİSYON ORTAĞI DA İTİRAZ ETTİ
Finli Koalisyon Partisi Milletvekili ve Dış Münasebetler Komitesi üyesi Elina Valtonen de benzeri bir görüşü savundu. Elina Valtonen, süreç “makul olmayan şekilde” uzun sürerse, Finlandiya’nın kendi başına ilerleyebileceğini söz etti. Siyasalların çıkışı sonrası ülke basını içinde de ters sesler yükselmeye başladı. Finlandiya’da yayın yapan YLE televizyonu başta olmak üzere pek çok yayın organı, İsveç ve Finlandiya’nın jeopolitik pozisyon dahil pek çok açıdan farklılıklar gösterdiğini ve farklı halde değerlendirilmeleri gerektiğini belirtti.
NİİNÖSTÖ’YE TEPKİ
İsveç aykırısı açıklamaların, Finlandiya Cumhurbaşkanı Sauli Niinistö’nün, geçtiğimiz günlerde yaptığı, “İsveç olmazsa biz de NATO’ya katılmayız” kelamlarından çabucak sonra gelmesi, Helsinki’de yaşanan siyasi rahatsızlığın lisana getirilmesi olarak değerlendirildi. Evvelki gün ülkesinde yayın yapan YLE TV1 kanalına verdiği röportajda Niinöstö, “Süreç öylesine tıkanmış durumda ki, ilerlemeye dair kamuoyuna hiçbir şey söylenmiyor olmasına şaşırmamak gerek. Çünkü, hiçbir ilerleme yok” tabirini kullanmıştı.
Kaosun sebebi Anderson
İsveç’te, Başbakan Magdalena Anderson’un PKK’nın takviye verdiği milletvekili Amineh Kakabaveh’e verdiği ödünler büyük ödünlerle infiale neden oldu. Haber internet sitelesi Expressen, PKK takviyeli Kakabahev’e diyet borcu olan Andersson’u İsveç dış siyasetini kaosa sürüklemekle suçladı. Yazıda PKK destekçisi vekil, “Siyasi Vahşi” olarak tanımlanırken, Anderson hükümeti acizlikle itham edildi. Haberde, sonbaharda gerçekleşecek genel seçimler öncesinde ülkenin giderek bir yönetilemezlik meselesiyle karşı karşıya olduğu, değerlendirildi.
