Banka genel müdürleri ve iş insanları, Denizli’de Nihat Zeybekci Kongre Merkezi’nde düzenlenen “Denizli İş Dünyası ve Bankacılık Dalı İstişare Toplantısı”nda bir ortaya geldi.
Salgın sürecinin tüm dünyada olumsuz tesirlere neden olduğunu kaydeden Çakar, dünya iktisadının bu periyotta yüzde 3,1 daraldığını lisana getirdi.
Dünya ekonomilerinin ve otoritelerinin kendi ekonomilerinin istikrarını, üretimini, arzını, istihdamını ve ticari hayatının işleyişini korumak için çaba verdiğini söz eden Çakar, şöyle konuştu:
“Sürecin birçok bölüme olumsuz tesirleri oldu. Pandemi devrinden 2021 yılına gelirken bu sefer de şöyle bir süreçle karşılaştık; arz yeteri kadar büyüyemedi, tedarik zinciri maalesef yeteri kadar işletilemedi. Aşının bulunmasıyla 2022 yılına geldiğimizde artık ticari hayat işlemeye başladı. Tedarik zinciri yavaş yavaş korunmaya başlandı. Talep canlanmaya başladı, beşerler harcama yapmak istediler lakin arz, üretim yeteri kadar olmadı. Bu da maalesef dünya ticaretinde önemli bir enflasyona neden oldu. Bütün global iktisat çok büyük bir enflasyonla karşı karşıya kaldı.”
“Dünyada şayet petrol fiyatı artıyorsa bu net enflasyon demektir”
Çakar, Rusya-Ukrayna Savaşı’nın da ekonomik olarak olumsuz tesirleri beraberinde getirdiğine işaret etti.
Savaşın beklentileri bozduğunu aktaran Çakar, dünya iktisadının, 2022 yılının sonuna ait öngörülen büyüme, enflasyon, kur yani ekonomik temel göstergeleri yine baştan sona maksatlarını revize etmek durumunda kaldığını hatırlattı.
Türkiye’nin pandemide yüzde 1,8 büyüdüğünü söz eden Çakar, “Çin’le birlikte en çok büyüyen ülke biz olmuştuk. Geçen sene yüzde 11 civarında sanırım İngiltere’yle bir arada en yüksek büyüyen ülkelerden biri olmuştuk. Bu sene ise birinci çeyrekte hatırlayın yüzde 7,3 oranında büyüdük. Türkiye ortalama yüzde 5 civarında büyüyor. Bu sene de yüzde 5 civarında büyüyebileceğimizi öngörüyoruz. Lakin şunu unutmamalıyız, global zorluklar bütün dünyayı etkilediği üzere bütün gelişmekte olan ülkeleri de etkiliyor. Haliyle bizim üzere dışa açık bir iktisadın etkilenmemesi düşünülemez. Hasebiyle biz de etkileniyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
“Türkiye’de krediye erişimde rastgele bir sorun bulunmuyor”
Çakar, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Türkiye’de krediye erişimde rastgele bir sorun bulunmuyor. Kredilerin gerçek mecralarda kullandırılması konusunda gayret harcıyoruz. Kredi kullanımında en fazla hissesi yüzde 28 ile imalat endüstrisi almış. Sonra ticaret yüzde 16, inşaat yüzde 10, güç yüzde 9 pazar hissesine sahip. Son 1 yıl içerisinde imalat endüstrisinin 2 puan kazandığını görüyoruz. Daha evvel yüzde 26 idi. Aslında kredinin selektif olarak kullandırılması, gerçek mecralara kullandırılması, üretime, yatırıma kullandırılması noktasında burada bir farkındalık bir yönlendirme olduğunu görüyoruz. Kredilerin tahsilinde de bir sorun yok. Pekala dal olarak verdiğimiz kredileri tahsil edebiliyor muyuz? 2021 yılında yüzde 4,2 olan tahsili gecikmiş alacak oranı Mayıs 2022 prestijiyle yüzde 2,7’ye düşmüş durumda. Bakın global bir kriz var. Yanı başımızda bir savaş var. Fakat tahsili gecikmiş alacak oranı yani kredilerin tahsil kabiliyeti hakikatten çok yeterli. Bu ortada kredilerin tahsili gecikmiş alacak kalemlerine intikal etmiş olması bu kredinin battığı manasına asla gelmiyor. Bunların bir kısmı yapılandırılıyor, bir kısmı gecikmeli ödeniyor. Münasebetiyle Türkiye’de kredilerin tahsilatı noktasında hiçbir sorun muhakkak bulunmamaktadır. Krediler mutlaka tahsil oluyor. Biz Türk bankacılık dalı olarak gerçek bölümü destekleyebilecek kabiliyette, güçte ve iradedeyiz. Kâfi ki daima birlikte üretelim, yatırım yapalım, ihracat yapalım ve istihdam sağlayalım.”
Toplantıda, Denizli Ticaret Borsası İdare Heyeti Lideri İbrahim Tefenlili, Denizli Sanayi Odası Lider Vekili Selim Kasapoğlu ve Denizli Ticaret Odası İdare Şurası Lideri Uğur Erdoğan da yaşadıkları meseleler ve dalların taleplerine ait konuşma yaptı.
Toplantıya Denizli Büyükşehir Belediye Lideri Osman Zolan, kamu ve birtakım özel bankaların genel müdürleri de katıldı.
Konuşmaların akabinde toplantı basına kapalı devam etti.
