Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Tanju Bilgiç, “Yunanistan ve Avrupa Birliği (AB) Sözcüsü tarafından yapılan açıklamaların ülkemiz açısından hiçbir ehemmiyeti ve değeri yoktur. İki hâkim devlet ortasında işbirliğine yönelik bu muahedeye itiraz edilmesi hem milletlerarası hukuka, hem de BM’nin temel prensiplerine aykırıdır” dedi.
Dışişleri Sözcüsü Bilgiç, Türkiye ile Libya ortasında imzalanan Hidrokarbonlar Alanında İşbirliğine Ait Mutabakat Zaptı konusunda Avrupa Birliği ve Yunanistan tarafından yayımlanan açıklamalar hakkında soruyu yanıtladı.
Bilgiç, Türkiye ile Libya Ulusal Birlik Hükümeti ortasında imzalanan zaptın hidrokarbonlar alanında karada ve denizde ikili bilimsel, teknik, teknolojik, tüzel, idari ve ticari işbirliğinin geliştirilmesini öngördüğünü belirterek, “Mutabakat Zaptı hakkında Yunanistan ve AB Sözcüsü tarafından yapılan açıklamaların ülkemiz açısından hiçbir ehemmiyeti ve değeri yoktur. İki hâkim devlet ortasında işbirliğine yönelik bu mutabakata itiraz edilmesi hem milletlerarası hukuka, hem de BM’nin temel prensiplerine alışılmamıştır. Maksimalist deniz yetki alanı talepleriyle ve bu çerçevede yayımladığı ruhsat alanlarıyla yalnızca ülkemizin değil, Libya’nın da yasal haklarını gasp etmeye çalışan Yunanistan’ın Türkiye-Libya bağlarının daha da ilerletilmesini tedbire uğraşları sonuç vermeyecektir. AB’nin ise, Yunanistan’ın maksimalist taleplerine ve samimi diyalogdan kaçan ve memleketler arası yargı yollarını tıkayan tavrına dayanak olması hem kendi müktesebatına hem de memleketler arası hukuka aykırıdır” dedi.
AB’nin, hâkim üçüncü ülkeler ortasındaki muahedeler hakkında yorum yapacak yahut karar verecek memleketler arası bir yargı organı olmadığını söyleyen Bilgiç, “Bu nedenle, hem AB’yi hem de AB’ye üye ülkeleri sonlarını ve yetkilerini aşmamaya, memleketler arası hukuka ve BM prensiplerine uygun olarak devletlerin egemenliklerine ve eşitliklerine hürmet göstermeye davet ediyoruz” sözlerini kullandı.
