Türkiye, sel felaketinden etkilenen Pakistan’a bir yandan insani yardım gönderirken öteki yandan da afet ile ilgili deneyimlerini paylaşıyor. Bu kapsamda İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ve iki bakanlığın bürokratları sel bölgesine çıkarma yaptı. Yeni Şafak’ın da yer aldığı heyette, sel bölgelerinde öncelikli olarak süreksiz tahlil akabinde kalıcı tahlil formülleri yetkililer tarafından masaya yatırıldı.
SANAYİ AKSADI
Pakistan yetkililerinin öncelikli talebi çadır. Bu kapsamda 1 milyonun üzerinde çadır gereksinimi olduğu konuşuldu. Türkiye, çadır gereksiniminin karşılanması için Pakistan’a bir çadır üretim merkezinin kurulması tarafında teklifte bulundu. Türkiye bölgeye şu ana kadar 10 bin çadır sevk etti. 10 bin çadırı da Pakistan’dan tedarik etmeye çalışıyor. Pakistan idaresi bu vakte kadar 180 bin çadırı mağdur olan vatandaşlara ulaştırdı.
SAĞLIK TİMİ İSTENDİ
Bölgeden edindiğimiz izlenimlerden bir öteki değerli konusu ise sıhhat. Bu hususta da süratli adımların atılması gerekiyor. Pakistan hükümeti, salgın hastalıkların önüne geçmek için çalışmalarına başladı. Tekrar sıhhat alanında da Türkiye’den sıhhat timi, sahra hastanesi ve test laboratuvarlarının sağlanması konusunda dayanak talebinde bulundu.
ÜÇTE BİRİ SULAR ALTINDA
UYARI FELAKETİ ÖNLEDİ
Bölgede 526’sı erkek, 244’ü bayan, 416’sı çocuk olmak üzere bin 186 kişi hayatını kaybederken, 642 erkek, 265 bayan ve 203 çocuk olmak üzere 4 bin 896 kişi de yaralandı. Bölgede en çok can kaybı Sindth eyaletinde yaşandı. 154 erkek, 74 bayan ve 182 çocuk öldü. Mahallî idareler muson yağmurlarından evvel vatandaşlara ikazlarda bulunmuşlar. Bu ikazlar sayesinde can kaybının büyümesinin engellendiği belirtildi.
Hızlı hareket etmeliyiz
ÜMİTSİZLİK VAR
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, yaptığı incelemeler sonrasında şu açıklamayı yaptı: “Gördüğümüz tablo şu, biraz daha süratli hareket etmemiz lazım. Zira insanlarda büyük bir ümitsizlik var. Bir Müslüman, bir insan, bir kardeş olarak herkesten istirhamımız, burayı yalnız bırakmamaktır. Zira karşı karşıya kaldığımız tabloyu şöyle özetleyebilirim, bu bir afet değil, bu bir tufan. Yani beşerler tufanın altında kalmışlar.”
11. uçak da ulaştı
